Hoşgeldiniz

Tüm özelliklerimizi kullanmak için şimdi bize katılın. Kayıt olduktan ve giriş yaptıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara cevaplar gönderebilir, üyelerinize itibar verebilir, kendi özel mesajlaşma sisteminizi alabilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Aynı zamanda ücretsiz stickerimizden de faydalanabilirsiniz.

Ressam

ZGR

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Ağu 2009
Mesajlar
14,927
Yaş
32
Hindistan'da çok ünlü bir ressam varmış. Herkes bu ressamın yapıtlarını kusursuz kabul edecek kadar beğenirmiş Ve onu "Renklerin Ustası" anlamına gelen Ranga Çeleri olarak tanısa da; kısaca Ranga Guru derlermiş.



Onun yetiştirdiği bir ressam olan Raciçi ise artık eğitimini tamamlamış ve son resmini yaparak Ranga Guru'ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru ise, "Sen artık ressam sayılırsın Racaçi; artık senin resmini halk değerlendirecek." diyerek resmi şehrin en kalabalık meydanına götürmesini ve en görünen yerine koymasını istemiş. Yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı işareti koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Raciçi denileni yapmış. Ve birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki, tüm resim çarpılar içinde ve neredeyse görünmüyor. Çok üzülmüş tabii. Emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki.



Alıp resmi götürmüş Ranga Guru'ya ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş. Raciçi yeniden yapmış resmi ve gene Ranga Guru'ya götürmüş.



Tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş Ranga Guru. Ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte. Ve yanına insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı ile birlikte bırakmasını istemiş. Raciçi denileni yapmış. Birkaç gün sonra gittiği meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar da, boyalar da hiç kullanılmamış.



Çok sevinmiş ve koşarak Ranga Guru'ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış.



Ranga Guru ise;



"Sevgili Raciçi, sen birinci konumda insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. Oysa ikinci konumda onlardan hatalarını düzeltmelerini istedin, yapıcı olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir. Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye kalkmadı, cesaret edemedi.



Sevgili Raciçi ; Mesleğinde USTA olman yetmez, BİLGE de olmalısın. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın. Onlara göre senin emeğinin hiçbir değeri yoktur. Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenlerle tartışma.




Alıntı
 
vlla gözlerim kapanıyor yarın okuyacağım ama kolay bulmak için birşey yazayım dedim..:)
 
nerden geldi sana bu zigorum.. :)
 
dun gece bı yerde gordum cok begendım hatırlamıyorum facebook olabılır muhtemelen
 
evt okudum özgür hatta daha önce de okumuştum farklı yerlerde..en son face de dolanıyordu..bu dünyanın gerçeği malesef..örnek vermek gerekirse..Türkiyede spor,film,siyaset,din ve diğer konularda..insanlar hep konuşurlar ama top oyna,güreş yap desen yok..film çek desen yok,ülkeyi yönet desen yok,müzik yap desen yok,bi ayet söyle desen yok...ama hepsinde uzmanız..
ama güzel bir sayfadayız araba konuşuyoruz..
spor ile ilgili sadece birbirimize takılıyoruz
siyasete pek girmiyoruz
dinle ilgili birbirimize Allah'ın selamını veriyoruz
müzik konusunda sadece dinliyoruz.
şu yazıyı 70 milyona okutsak..ama bi de açıklamamız lazım..
insanlarımız aynı zamanda eksik bilgili..
örn: dün adam televizyoncuya geldi..ve kumanda almak istiyordu konuşmayı aynen yazıyorum
bana 72 ekran için kumanda lazım dedi
satıcı sordu televizyon ne
o da dediki 72 ekran 72
ha bi deyaz olacakmış kumanda dedi...üzgünüm ama böyle
 
Geri
Üst Alt