Çöllü
Forumdan Uzaklaştırıldı
- Katılım
- 11 Nis 2011
- Mesajlar
- 4,794
- Yaş
- 40
[h=1]İbiza Cupra 2 nasıldır?[/h] 09 Ağustos 2012 · Yazar DAWN · BİLGİLER içinde. ·
80 lerin ve 90 ların Hothatch’leri hakkında eğer fikriniz ve bilginiz yoksa kısaca şöyle anlatabilirim:
Sadece hızlı gitmek ve akıcı bir şekilde akselere olmak için tasarlanmış, sürücü ve otomobili bir koltuk ile bütün haline getiren, emniyet ve konforun ağırlık olabileceği düşüncesi ile herzaman ikinci plana atıldığı otomobillerdir.
Volkswagen MK2 GTİ’da büyük ölçüde, MK3 GTİ’da ise tamamen konfor ve emniyet sorununu çözmüştü. Volkswagen, o dönemin diğer Avrupa üretimi hothatch’lerinden farklı olarak BMW’nin 3 serisini, Mercedes’in ise C serisini rakip olarak gören kompak otomobiller üretebiliyor ve GTİ’larına da bu özelliği yansıtıyordu.
Evet, Volkswagen’den konuya giriyoruz çünkü 6K şasese kodu ile üretilen ikinci nesil Ibiza; Golf MK2, MK3, Corrado gibi otomobillerin platformu olan A2 platformunda üretilmişti.
İspnaya / Barcelona’da üretilen 6K İbiza Cupra2; O döneme kadar üretilmiş bütün sportif VW modellerin en iyi ve nitelilki sportif donanımları özenle seçilerek tasarlanmıştı. Başlıca dikkat çekenler, Corrado VR6′dan alınan 280mm Fren diskleri, Corrado VR6′nın 20mm ön viraj demirleri, heavy duty süspanisyonlar, EDL sistemine sahip ABS destekli fren tretibatı, oversize arka viraj demiri, motorda hafif subap iticileri ve forged krank gibi daha nice sayılabilecek özellik Cupra2′yi kara yolları üzerinde özel ve eşsiz kılan nitelikleri arasında yer almaktadır.
Cupra2′ye ilk bakış…
İlk bakışta göze çarpan en önemli detay kapıların altında ve bagaj kapağı saol köşesinde yazan Cupra2 yazısı ve daha sonra beyaz jantlar oluyor. 16″ çapındaki 12 kollu beyaz jantlar Ronal marka. Ön jantlara dikkat ettiğinizde disklerin oldukça büyük olduğunu göreceksiniz. 280mm çapındaki ön diskler jantı güzelce dolduruyor tabi fren etkiside zamamnının ötesinde. Marşpiyerler ve tampon altı parçalarının siyahı bibiri ile uyumlu. Ön ızgarada ve arka bagaj kapağında bulunan bulunan GTi 16V yazısı sportif eklentileri tamamlıyor.
Açılır tavan komple açıldığında cam kapak içeri girer, dilediğiniz taktirde de cam kapağı yukarı doğru aralayabilirsiniz. Döneminin küçük Fransız hothatch’lerindeki gibi tavan sacının üzerine çıkan çirkin ve sonradan takma duran sunrooflardan değildir.
İbiza Cupra2′nin ön farlarında kısa ve uzun huzmeli farlar ayrıdır yani farlarınız yanarken siz sellektör attığınızda farların içindeki diğer kısım çalışır böylece aydınlatma daha başarılı olduğu gibi görünmeniz konusunda da son derece başarılıdır. Kaza yapmış araçlada genellikle bu farlar pahalı ve bulunması zor olduğu için temin edilemez, VW Polo Classic farları tercih edilir. Classic farları tek H4 ampul kullanır.
Cupra2′nin ön camında üstte yaklaşık 6-7cm genişliğinde yeşil bir güneş bandı vardır, bu bant hem güneşin gözünüzü almasını engeller hem de aracın daha sportif durmasını sağlar. Bu cam sadece 6k Cupra, Cupra2 ve İngiltere’de satılan Cupra Sport modellerinde çıkar.
Kapı direklerinde ve arka plaka çerçevesinde karbonfiber temalı stickerlar orijinaldir. Antistatik amaçlı kullanılan bu stickerlar oldukça şık ve orijinal detaylardır. Şişik duran ön ve arka çamuluklar ve orijinal yaylar ile yüksek bir duruş sergileyerek sizi karşılayan Cupra2′nin asıl etkileyici kısmı kapıyı açtığınızda ve direksiyona geçtiğinize kendini gösterecektir.
Cupra2′nin içi…
Kapıyı açar açmaz sizi yarı deri olan Recaro marka hafif (light) koltuklar karşılayacaktır. Bütün Cupra2′ler de “Red tiger” adı verilen kırmızı siyah kaplan sırtını andıran döşemeler vardır. Aracın kapı içleri de aynı kumaş ile döşenmiş ve siyah olan iç aksam ile son derece uyumludur. Yüksek sayılabilecek bir oturma pozisyonu sunan bu koltuklar sürücüyü ve yolcuyu sımsıkı sararak kontrollü bir sürüş sağlanmasında son derece etkilidir.
Deri kaplama 4 kollu dirksiyon simidi airbagli olmasına karşın oldukça erkonomiktir. Yükselik ayarlı olan direksiyon yandaki kol yardımı ile yukarı ve aşağı sürücüye göre ayarlanabilir. Deri kaplı vites topuzu üzerinde bulunan kırmızı CUPRA yazısı ve vites göstergesi aracın dışında kullanılan karbonfiber temalı zeminine sahiptir yani aracın her noktasında bir bütünlük vardır. El freni tutamağı ve körüğü de deri olan Cupra2 kullanıcısına ve yolcularına her fırsatta kalitesini göstermeyi seven bir sportif otomobildir. Özellikle kırmızı renk emniyet kemerleri (ön ve arka bütün kemerler) aracın tasarım aşamasında yapılan donanım tercihinde gösterilen hassasiyeti size daha iyi anlatacaktır. Porsche‘nin bile dahil olduğu bir grup tarafından üretilecek bir sportif otomobil tabi ki böyle detaylara sahip olmalıydı.
Zaman içerisinde deriler yıpramış olabilir, bu deriler işini iyi bilen döşemeciler tarafından orijinal gibi kaplanıp tekrar ilk günkü görüntülerine kavuşabilmekte. Hatta fabrikanın tercih ettiğinden daha iyi malzemeler tercih edilerek çok daha kaliteli bir hale getirmek bile mümkündür.
Kontağı çevirdiğinizde orta panelde hareketlenen akü göstergesi size akünüzün durumunu gösterir. Araç çalıştığında voltmetre’nin sağında bulunan yağ basıncı göstergesi çok hassas bir şekilde size yağ basıncınızı göstermeye başlar, yol bilgisayarından yağ sıcaklığınıza bakarak motorunuzu soğutucu akışkanlarını kolayça gözleyebilirsiniz. Gösterge ve diğer bütün aydınlatmalar kırmızıdır, çünkü kırmızı ışık gece insan gözünü yormaz, kırmızı ışıkta göz bebeğiniz ışıksız ortamdaki gibi davanarak en az eforu sarfeder (beyaz ve mavi ışıklar ise tam tersi gözlerinizi gece sürüşlerinde maksimum derecede yorar).
Göstergelerdeki gözden herzaman kaçan detay, gösterge zemin rengi ve yazıların fontudur. Porsche’lerin özellikle topmodellerinde tercih edilen metalik gri zemine sahip olan gösterge panelide kullanılan fontlar bile Porsche gösterglerindekiler ile aynıdır. Bu bir benzerlik değil, özellikle yapılmış bir çalışmadır.
Kliması son derece etkili olan Cupra2 de klima en soğukta iken seyahat etmek Zatüre olmanız manasına gelebilir. Elektrkli 4 yöne hareket eden yan aynalar aynı zamanda karda kışta ve yağışlı günlerde ısıtma özelliği ile görüşü her zaman net tutmaktadır. Elektrkli olan camlar çok hılzı bir şekilde açılır ve kapanır (Şimdi bu özellik mi diyeler olacak ama gerçekten çok işe yarıyor). Bahsigeçen bu özellikler Cupra2′lerin hepsinde standart olarak sunulmuştur.
Far yükseklik ayarı 3 kademeli olarak içeriden elektronik olarak yapılabilmekte. 6 hoparlörlü ses sistemi müzik dinlemek için yeteli. Hatta kendi dönemi ve günümüz bu sınıftaki birçok otomobilden çok daha kalitelidir. Aslında standrat donanımda bulunan Grundig teyip araçların üzerinde halen durabilsede zaman ile arıza yapan CD changerlar hep sökülmüş ve kaybolmuş durumda. Şahsen hiç CD changerı üzerinde duran Cupra2 görmedim.
Motor ve Şanzıman performansı…
ABF motor ilk olarak VW Mk3 Golf 16vGTi’da kullanılmış bir VAG ailesi motorudur, Cupra2′de kullanılan motorlarda Golf GTİ’lardaki örnekelerine artı olarak forged krank ve hafif iticiler tercih edilmiştir. Kırmızı silikon NGK marka buji kabloları da Cupra2′ye özgü bir özelliktir.
Cupra2′nin ABF motoru 150HP gücünde, bu gücü 6000d/d da veriyor. 4800d/d’da ise 180Nm tork üretiyor. Çok noktalı enjeksiyon sistemi ile donatılmış 1984cc, 82,5×92,5 mm cap-stroke ölçüsünde ve 10,5. sıkıştırma değerine sahip ABF için 95 oktan benzin yeterli oluyor (97 de kullanılabilir).
Günlük kullanım için oldukça ekonomik ve atak bir motor. 4000d/d’ya kadar çok agrasif bir yapı sergilemeyen ABF 4000d/’dan sonra aksiyon yapmak için uygun hale gelir . Şehir içi trafik kullanımında 100km’de 8-9lt’ler civarında benzin tüketen motor şehirler arası sürüşlerde tüketimi 5-6lt’lere kadar düşürebiliyor. Klima açıkken değer 0.5 ile 1lt arasında artış gösterebiliyor.
Motor ile uyumlu şanzıman oranları ve alt devirde gelen yeterli tork sayesinde sık vites değiştirmeye gerek bırakmayan motor akıcı trafikte sürücüsünü yormamak adına çok başarılı. 5.viteste 1500d/d da seyredilebileceği gibi vites düşürme gereği hissettemden optimum ölçüde hızlanmak mümkündür.
02a CDA kodlu çelik senkromeçler ile kullanılan şanzıman, MK4 Golf 1.8T GTi, Audi A3 1.8T modelleri ile aynı dişli gurubuna sahiptir. Bunu söylememin sebebi bu araçlar modifiye ile 300HP lere geldiğinde hatta geçtiğinde bile bu şanzımanları OEM olarak sorunsuzca kullanabilmektedirler. Yani şanızmandan yana sıkıntı asla yoktur, sürücü hatası ya da bakımsızlık dışında sorun olamaz.
Bosch – Digifant beyine sahip olan ABF, elektronik konuda son derece sıkıntısız ve problemsiz bir motordur. Oldukça kaliteli olan elektrik tesisatı ve konumlandırması, diğer Avrupa üreticilerine o dönemde örnek olması gereken başarıya sahiptir. Not: 60.000km’de bir yapılan ağırbakımlarda ateşleme bobininin değiştirilmesi ihmal edilmemelidir.
Mekanik anlamda kronik sorunları olmayan ABF’nin tek yapılması gereken masrafı 10.000km’de bir peryodik, 60.000km’de bir de ağır bakımlarının aksatılmamasıdır. Sürücü kaynaklı yani kullanım hatasından doğan ve problem yaratacak hatalar yapılmadıkça (yanlış vitese geçiş, susuz ve yağsız kullanma vs gibi) ABF’yi öldürmek ve zarar vermek çok zordur. Güvenlik ve problemsizlik ön planda tutularak 16v serisi motorların en son ve en başarılı öreneği olan Cupra2 üzerinde kullanılan ABF yüksek VW kalitesinin aynasıdır.
Fren ve yol tutuş…
Golf GTi 20. yıl ve Corrado VR6′dan alınan 280mm Fren diskleri, Corrado VR6′nın ön viraj demirleri, heavy duty süspanisyonlar, EDL sistemine sahip ABS destekli fren tretibatı, oversize ön ve arka viraj demiri…
Konuya böyle girice aslında anlatılacak pek birşey kalmıyor. Emsali bulunması zor bir yol tutuş, çok başarılı bir fren mesafesi sunan Cupra2, sürücüsünü zor durumda bırakmayı sevmediği gibi, herhangi bir zor durum karşısında sıyrılmayı çok iyi becerebilmektedir. Düzgün lastikler ve bakımları zamanlı yapılmış 280mm çapındaki, 2 alandan hava soğutmalı ön fren diskleri ile 100km/s hızla frene basıldığında 36.5m’de durabiliyor. Doğru söylemek gerekirse aracın frenleri dönemine göre fantastik güçlü. Döneminden örnekler vermek gerekirse; Astra GSI 40.2m’de, Clio RS 38.9m’de, Audi S3 38,4m’de, 306 GTi ise 42m’de durabiliyor.
Sunulan ABS sistemi ile emniyetli bir frenaj sağlıyor. Döneminin otomobillerinde ABS şikayet sebebiyken, Cupra2′nin ABS sistemi son derece başarılı bir işleyişe sahip.
EDL, yani elektronik diferansiyel kilidi sistemi, gevşek zeminlerde kalkışta yaşanan tutunma probleminin üstesinden büyük ölçüde gelebiliyor. EDL birçok güncel sistemden daha başarılı.
16″ ölçüsünde jantlar o dönem genellikle üst sınıf otomobillerde sunulurken Cupra2 de standart donanıma eklenmiş.
Yol tutuş konusunda da oldukça iddialı olan Cupra2, diğer İbiza modellerinden farklı olan helezonları ile adeta yolları kanırtıcasına ilerlemeye aday bir otomobil. Dayanıklı yürüyen aksamı bozuk yollarda, kötü koşullarda kolay kolay sorun çıkartmaz. Direksiyon sertliği ve tur sayısı son derece başarılı. Orijinal suspansiyon ve helezonları ile yeterince sert bir otomobil, bu da sürücüye her koşulda güven veriyor.
Cupra2′nin kronikleri…
*ABS beyinleri arıza yapabiliyor… Ucuza tamir edilebilitesi olan bir sorun. Tamir sonrası arıza birdaha tekrar etmez.
*Ön göğüsün teyip vs bölgesindeki plastik çerçeveı, zamanla güneşten vs çıtkırıldım bir hal alıyor, sorun değil, yenisi heryerde var. Ayrıca bu Cupra2′ye has değil aynı göğüsü kullanan bütün modellerde yaşanan bir sorun.
*El ile temas eden deri aksamda zamanla aşınmalar oluşmuş olabilir, yenilenmeleri kolay. (direksiyon, el freni, vites topuzu)
*Hızlı gider, kurcaladıkça daha hızlı olur dikkat gerektirir…
2.El Cupra2 alırken nelere dikkat etmeli?
*Öncelikle nitelikli ve özellikli bir araç alındığı bilinmeli ve OEM ekipmanların tam olmasına özen gösterilmeli. (Orijinal vites topuzu, orijinal göstergeler, kapılardaki ve arka bagajdaki Cupra2 yazıları.
*6k İbiza ve Polo Classic’lerin ön panelleri çok hassastır, ufak park dokunmalarında bile zarar görebilen ön paneller ucuz olduğu için değiştirmek genellikle tercih edilir. Önemli olan panelin değişip değişmediği değil şaselerin durumudur. İyi bir kaporta ustasına gösterildiği taktirde aracın hasar durumu kolayca anlaşılabilir.
*Koltuk döşemelerinin durumuna bakılmalıdır, yırtılmış, delinmiş koltuklar pahalı masraflardır ve döşeme kumaşının aynısı bulunmadıkça orijinali gibi olması zor olur.
*Ön farlara dikkat edilmelidir, Cupra2′nin orijinal ön farları değilse yapılmış bir kazadan sonra değişmiş olması muhtemeldir. Kaporta ustanız bunu kolaylıkla anlayacaktır.
*Polo Classic tamponu ile İbza tamponu farklıdır, Polo Classic ön far ve tampon gurubu ile toplanmış bir Cupra2 özensiz ve alelade bir şekilde tadilat görmüş demektir, aksine bir durum yoksa uzak durunuz.
*Türkiye’de çok rastlanmasada Cupra modellerinde Cupra yazıları çn çamurluk ile kapı arasında yukarıda durmaktadır. Cupra2 modeli ile karıştırılmamalıdır.
*Bagaj taban sacında aracın fabrika barkodu ve etiketi vardır. Burada motor, şanızman kodu ve boya numarası gibi detaylar işlidir.
*Klima ve ABS kontrol edilmelidir, sorun varsa sebebi sorulmalı, tamirat masrafları öğrenilmelidir. Klima tesisatı eksik araçların gümrük çıkışlı yada kazalı olması muhtemeldir. (Araçta klima olduğunu varsayarak)
*İç bakalitlerin tam ve yerli yerinde olması, taban ve yan döşemelerin durumu araç sahibinin özen ve titizliğini gösterir.
*Herşeyin başında alacağağınız aracı iyi bir ustanın görmesi şart, benim önerim Bostancı Sanayi sitesinde bulunan VW Tech VW özel servisidir. Uzman personeli ve bu araçlar üzerindeki bilgileri ile size yardımcı olabilecek en iyi servistir.
Performansını dönemindeki rakipleri ile karşılaştırmak gerekirse:
Golf Mk3 GT : 150HP 180Nm… 0-100:8.7sn Sonhız:215km/s
306 GTi-6 : 167HP 193Nm… 0-100:8.8sn Sonhız:218km/s
Astra GSI : 150HP 196Nm… 0-1008.0sn Sonhız220km/s
Megane Coupe : 150HP 185Nm… 0-100:8.6sn Sonhız:215km/s
İbiza Cupra2 : 150HP 180Nm… 0-100:8.3sn Sonhız218km/s
[TABLE="align: center"]
[TR]
[TD]Standart Donanım Listesi
[/TD]
[TD]
[/TR]
[/TABLE]
80 lerin ve 90 ların Hothatch’leri hakkında eğer fikriniz ve bilginiz yoksa kısaca şöyle anlatabilirim:
Sadece hızlı gitmek ve akıcı bir şekilde akselere olmak için tasarlanmış, sürücü ve otomobili bir koltuk ile bütün haline getiren, emniyet ve konforun ağırlık olabileceği düşüncesi ile herzaman ikinci plana atıldığı otomobillerdir.
Volkswagen MK2 GTİ’da büyük ölçüde, MK3 GTİ’da ise tamamen konfor ve emniyet sorununu çözmüştü. Volkswagen, o dönemin diğer Avrupa üretimi hothatch’lerinden farklı olarak BMW’nin 3 serisini, Mercedes’in ise C serisini rakip olarak gören kompak otomobiller üretebiliyor ve GTİ’larına da bu özelliği yansıtıyordu.
Evet, Volkswagen’den konuya giriyoruz çünkü 6K şasese kodu ile üretilen ikinci nesil Ibiza; Golf MK2, MK3, Corrado gibi otomobillerin platformu olan A2 platformunda üretilmişti.
İspnaya / Barcelona’da üretilen 6K İbiza Cupra2; O döneme kadar üretilmiş bütün sportif VW modellerin en iyi ve nitelilki sportif donanımları özenle seçilerek tasarlanmıştı. Başlıca dikkat çekenler, Corrado VR6′dan alınan 280mm Fren diskleri, Corrado VR6′nın 20mm ön viraj demirleri, heavy duty süspanisyonlar, EDL sistemine sahip ABS destekli fren tretibatı, oversize arka viraj demiri, motorda hafif subap iticileri ve forged krank gibi daha nice sayılabilecek özellik Cupra2′yi kara yolları üzerinde özel ve eşsiz kılan nitelikleri arasında yer almaktadır.
Cupra2′ye ilk bakış…
İlk bakışta göze çarpan en önemli detay kapıların altında ve bagaj kapağı saol köşesinde yazan Cupra2 yazısı ve daha sonra beyaz jantlar oluyor. 16″ çapındaki 12 kollu beyaz jantlar Ronal marka. Ön jantlara dikkat ettiğinizde disklerin oldukça büyük olduğunu göreceksiniz. 280mm çapındaki ön diskler jantı güzelce dolduruyor tabi fren etkiside zamamnının ötesinde. Marşpiyerler ve tampon altı parçalarının siyahı bibiri ile uyumlu. Ön ızgarada ve arka bagaj kapağında bulunan bulunan GTi 16V yazısı sportif eklentileri tamamlıyor.
Açılır tavan komple açıldığında cam kapak içeri girer, dilediğiniz taktirde de cam kapağı yukarı doğru aralayabilirsiniz. Döneminin küçük Fransız hothatch’lerindeki gibi tavan sacının üzerine çıkan çirkin ve sonradan takma duran sunrooflardan değildir.
İbiza Cupra2′nin ön farlarında kısa ve uzun huzmeli farlar ayrıdır yani farlarınız yanarken siz sellektör attığınızda farların içindeki diğer kısım çalışır böylece aydınlatma daha başarılı olduğu gibi görünmeniz konusunda da son derece başarılıdır. Kaza yapmış araçlada genellikle bu farlar pahalı ve bulunması zor olduğu için temin edilemez, VW Polo Classic farları tercih edilir. Classic farları tek H4 ampul kullanır.
Cupra2′nin ön camında üstte yaklaşık 6-7cm genişliğinde yeşil bir güneş bandı vardır, bu bant hem güneşin gözünüzü almasını engeller hem de aracın daha sportif durmasını sağlar. Bu cam sadece 6k Cupra, Cupra2 ve İngiltere’de satılan Cupra Sport modellerinde çıkar.
Kapı direklerinde ve arka plaka çerçevesinde karbonfiber temalı stickerlar orijinaldir. Antistatik amaçlı kullanılan bu stickerlar oldukça şık ve orijinal detaylardır. Şişik duran ön ve arka çamuluklar ve orijinal yaylar ile yüksek bir duruş sergileyerek sizi karşılayan Cupra2′nin asıl etkileyici kısmı kapıyı açtığınızda ve direksiyona geçtiğinize kendini gösterecektir.
Cupra2′nin içi…
Kapıyı açar açmaz sizi yarı deri olan Recaro marka hafif (light) koltuklar karşılayacaktır. Bütün Cupra2′ler de “Red tiger” adı verilen kırmızı siyah kaplan sırtını andıran döşemeler vardır. Aracın kapı içleri de aynı kumaş ile döşenmiş ve siyah olan iç aksam ile son derece uyumludur. Yüksek sayılabilecek bir oturma pozisyonu sunan bu koltuklar sürücüyü ve yolcuyu sımsıkı sararak kontrollü bir sürüş sağlanmasında son derece etkilidir.
Deri kaplama 4 kollu dirksiyon simidi airbagli olmasına karşın oldukça erkonomiktir. Yükselik ayarlı olan direksiyon yandaki kol yardımı ile yukarı ve aşağı sürücüye göre ayarlanabilir. Deri kaplı vites topuzu üzerinde bulunan kırmızı CUPRA yazısı ve vites göstergesi aracın dışında kullanılan karbonfiber temalı zeminine sahiptir yani aracın her noktasında bir bütünlük vardır. El freni tutamağı ve körüğü de deri olan Cupra2 kullanıcısına ve yolcularına her fırsatta kalitesini göstermeyi seven bir sportif otomobildir. Özellikle kırmızı renk emniyet kemerleri (ön ve arka bütün kemerler) aracın tasarım aşamasında yapılan donanım tercihinde gösterilen hassasiyeti size daha iyi anlatacaktır. Porsche‘nin bile dahil olduğu bir grup tarafından üretilecek bir sportif otomobil tabi ki böyle detaylara sahip olmalıydı.
Zaman içerisinde deriler yıpramış olabilir, bu deriler işini iyi bilen döşemeciler tarafından orijinal gibi kaplanıp tekrar ilk günkü görüntülerine kavuşabilmekte. Hatta fabrikanın tercih ettiğinden daha iyi malzemeler tercih edilerek çok daha kaliteli bir hale getirmek bile mümkündür.
Kontağı çevirdiğinizde orta panelde hareketlenen akü göstergesi size akünüzün durumunu gösterir. Araç çalıştığında voltmetre’nin sağında bulunan yağ basıncı göstergesi çok hassas bir şekilde size yağ basıncınızı göstermeye başlar, yol bilgisayarından yağ sıcaklığınıza bakarak motorunuzu soğutucu akışkanlarını kolayça gözleyebilirsiniz. Gösterge ve diğer bütün aydınlatmalar kırmızıdır, çünkü kırmızı ışık gece insan gözünü yormaz, kırmızı ışıkta göz bebeğiniz ışıksız ortamdaki gibi davanarak en az eforu sarfeder (beyaz ve mavi ışıklar ise tam tersi gözlerinizi gece sürüşlerinde maksimum derecede yorar).
Göstergelerdeki gözden herzaman kaçan detay, gösterge zemin rengi ve yazıların fontudur. Porsche’lerin özellikle topmodellerinde tercih edilen metalik gri zemine sahip olan gösterge panelide kullanılan fontlar bile Porsche gösterglerindekiler ile aynıdır. Bu bir benzerlik değil, özellikle yapılmış bir çalışmadır.
Kliması son derece etkili olan Cupra2 de klima en soğukta iken seyahat etmek Zatüre olmanız manasına gelebilir. Elektrkli 4 yöne hareket eden yan aynalar aynı zamanda karda kışta ve yağışlı günlerde ısıtma özelliği ile görüşü her zaman net tutmaktadır. Elektrkli olan camlar çok hılzı bir şekilde açılır ve kapanır (Şimdi bu özellik mi diyeler olacak ama gerçekten çok işe yarıyor). Bahsigeçen bu özellikler Cupra2′lerin hepsinde standart olarak sunulmuştur.
Far yükseklik ayarı 3 kademeli olarak içeriden elektronik olarak yapılabilmekte. 6 hoparlörlü ses sistemi müzik dinlemek için yeteli. Hatta kendi dönemi ve günümüz bu sınıftaki birçok otomobilden çok daha kalitelidir. Aslında standrat donanımda bulunan Grundig teyip araçların üzerinde halen durabilsede zaman ile arıza yapan CD changerlar hep sökülmüş ve kaybolmuş durumda. Şahsen hiç CD changerı üzerinde duran Cupra2 görmedim.
Motor ve Şanzıman performansı…
ABF motor ilk olarak VW Mk3 Golf 16vGTi’da kullanılmış bir VAG ailesi motorudur, Cupra2′de kullanılan motorlarda Golf GTİ’lardaki örnekelerine artı olarak forged krank ve hafif iticiler tercih edilmiştir. Kırmızı silikon NGK marka buji kabloları da Cupra2′ye özgü bir özelliktir.
Cupra2′nin ABF motoru 150HP gücünde, bu gücü 6000d/d da veriyor. 4800d/d’da ise 180Nm tork üretiyor. Çok noktalı enjeksiyon sistemi ile donatılmış 1984cc, 82,5×92,5 mm cap-stroke ölçüsünde ve 10,5. sıkıştırma değerine sahip ABF için 95 oktan benzin yeterli oluyor (97 de kullanılabilir).
Günlük kullanım için oldukça ekonomik ve atak bir motor. 4000d/d’ya kadar çok agrasif bir yapı sergilemeyen ABF 4000d/’dan sonra aksiyon yapmak için uygun hale gelir . Şehir içi trafik kullanımında 100km’de 8-9lt’ler civarında benzin tüketen motor şehirler arası sürüşlerde tüketimi 5-6lt’lere kadar düşürebiliyor. Klima açıkken değer 0.5 ile 1lt arasında artış gösterebiliyor.
Motor ile uyumlu şanzıman oranları ve alt devirde gelen yeterli tork sayesinde sık vites değiştirmeye gerek bırakmayan motor akıcı trafikte sürücüsünü yormamak adına çok başarılı. 5.viteste 1500d/d da seyredilebileceği gibi vites düşürme gereği hissettemden optimum ölçüde hızlanmak mümkündür.
02a CDA kodlu çelik senkromeçler ile kullanılan şanzıman, MK4 Golf 1.8T GTi, Audi A3 1.8T modelleri ile aynı dişli gurubuna sahiptir. Bunu söylememin sebebi bu araçlar modifiye ile 300HP lere geldiğinde hatta geçtiğinde bile bu şanzımanları OEM olarak sorunsuzca kullanabilmektedirler. Yani şanızmandan yana sıkıntı asla yoktur, sürücü hatası ya da bakımsızlık dışında sorun olamaz.
Bosch – Digifant beyine sahip olan ABF, elektronik konuda son derece sıkıntısız ve problemsiz bir motordur. Oldukça kaliteli olan elektrik tesisatı ve konumlandırması, diğer Avrupa üreticilerine o dönemde örnek olması gereken başarıya sahiptir. Not: 60.000km’de bir yapılan ağırbakımlarda ateşleme bobininin değiştirilmesi ihmal edilmemelidir.
Mekanik anlamda kronik sorunları olmayan ABF’nin tek yapılması gereken masrafı 10.000km’de bir peryodik, 60.000km’de bir de ağır bakımlarının aksatılmamasıdır. Sürücü kaynaklı yani kullanım hatasından doğan ve problem yaratacak hatalar yapılmadıkça (yanlış vitese geçiş, susuz ve yağsız kullanma vs gibi) ABF’yi öldürmek ve zarar vermek çok zordur. Güvenlik ve problemsizlik ön planda tutularak 16v serisi motorların en son ve en başarılı öreneği olan Cupra2 üzerinde kullanılan ABF yüksek VW kalitesinin aynasıdır.
Fren ve yol tutuş…
Golf GTi 20. yıl ve Corrado VR6′dan alınan 280mm Fren diskleri, Corrado VR6′nın ön viraj demirleri, heavy duty süspanisyonlar, EDL sistemine sahip ABS destekli fren tretibatı, oversize ön ve arka viraj demiri…
Konuya böyle girice aslında anlatılacak pek birşey kalmıyor. Emsali bulunması zor bir yol tutuş, çok başarılı bir fren mesafesi sunan Cupra2, sürücüsünü zor durumda bırakmayı sevmediği gibi, herhangi bir zor durum karşısında sıyrılmayı çok iyi becerebilmektedir. Düzgün lastikler ve bakımları zamanlı yapılmış 280mm çapındaki, 2 alandan hava soğutmalı ön fren diskleri ile 100km/s hızla frene basıldığında 36.5m’de durabiliyor. Doğru söylemek gerekirse aracın frenleri dönemine göre fantastik güçlü. Döneminden örnekler vermek gerekirse; Astra GSI 40.2m’de, Clio RS 38.9m’de, Audi S3 38,4m’de, 306 GTi ise 42m’de durabiliyor.
Sunulan ABS sistemi ile emniyetli bir frenaj sağlıyor. Döneminin otomobillerinde ABS şikayet sebebiyken, Cupra2′nin ABS sistemi son derece başarılı bir işleyişe sahip.
EDL, yani elektronik diferansiyel kilidi sistemi, gevşek zeminlerde kalkışta yaşanan tutunma probleminin üstesinden büyük ölçüde gelebiliyor. EDL birçok güncel sistemden daha başarılı.
16″ ölçüsünde jantlar o dönem genellikle üst sınıf otomobillerde sunulurken Cupra2 de standart donanıma eklenmiş.
Yol tutuş konusunda da oldukça iddialı olan Cupra2, diğer İbiza modellerinden farklı olan helezonları ile adeta yolları kanırtıcasına ilerlemeye aday bir otomobil. Dayanıklı yürüyen aksamı bozuk yollarda, kötü koşullarda kolay kolay sorun çıkartmaz. Direksiyon sertliği ve tur sayısı son derece başarılı. Orijinal suspansiyon ve helezonları ile yeterince sert bir otomobil, bu da sürücüye her koşulda güven veriyor.
Cupra2′nin kronikleri…
*ABS beyinleri arıza yapabiliyor… Ucuza tamir edilebilitesi olan bir sorun. Tamir sonrası arıza birdaha tekrar etmez.
*Ön göğüsün teyip vs bölgesindeki plastik çerçeveı, zamanla güneşten vs çıtkırıldım bir hal alıyor, sorun değil, yenisi heryerde var. Ayrıca bu Cupra2′ye has değil aynı göğüsü kullanan bütün modellerde yaşanan bir sorun.
*El ile temas eden deri aksamda zamanla aşınmalar oluşmuş olabilir, yenilenmeleri kolay. (direksiyon, el freni, vites topuzu)
*Hızlı gider, kurcaladıkça daha hızlı olur dikkat gerektirir…
2.El Cupra2 alırken nelere dikkat etmeli?
*Öncelikle nitelikli ve özellikli bir araç alındığı bilinmeli ve OEM ekipmanların tam olmasına özen gösterilmeli. (Orijinal vites topuzu, orijinal göstergeler, kapılardaki ve arka bagajdaki Cupra2 yazıları.
*6k İbiza ve Polo Classic’lerin ön panelleri çok hassastır, ufak park dokunmalarında bile zarar görebilen ön paneller ucuz olduğu için değiştirmek genellikle tercih edilir. Önemli olan panelin değişip değişmediği değil şaselerin durumudur. İyi bir kaporta ustasına gösterildiği taktirde aracın hasar durumu kolayca anlaşılabilir.
*Koltuk döşemelerinin durumuna bakılmalıdır, yırtılmış, delinmiş koltuklar pahalı masraflardır ve döşeme kumaşının aynısı bulunmadıkça orijinali gibi olması zor olur.
*Ön farlara dikkat edilmelidir, Cupra2′nin orijinal ön farları değilse yapılmış bir kazadan sonra değişmiş olması muhtemeldir. Kaporta ustanız bunu kolaylıkla anlayacaktır.
*Polo Classic tamponu ile İbza tamponu farklıdır, Polo Classic ön far ve tampon gurubu ile toplanmış bir Cupra2 özensiz ve alelade bir şekilde tadilat görmüş demektir, aksine bir durum yoksa uzak durunuz.
*Türkiye’de çok rastlanmasada Cupra modellerinde Cupra yazıları çn çamurluk ile kapı arasında yukarıda durmaktadır. Cupra2 modeli ile karıştırılmamalıdır.
*Bagaj taban sacında aracın fabrika barkodu ve etiketi vardır. Burada motor, şanızman kodu ve boya numarası gibi detaylar işlidir.
*Klima ve ABS kontrol edilmelidir, sorun varsa sebebi sorulmalı, tamirat masrafları öğrenilmelidir. Klima tesisatı eksik araçların gümrük çıkışlı yada kazalı olması muhtemeldir. (Araçta klima olduğunu varsayarak)
*İç bakalitlerin tam ve yerli yerinde olması, taban ve yan döşemelerin durumu araç sahibinin özen ve titizliğini gösterir.
*Herşeyin başında alacağağınız aracı iyi bir ustanın görmesi şart, benim önerim Bostancı Sanayi sitesinde bulunan VW Tech VW özel servisidir. Uzman personeli ve bu araçlar üzerindeki bilgileri ile size yardımcı olabilecek en iyi servistir.
Performansını dönemindeki rakipleri ile karşılaştırmak gerekirse:
Golf Mk3 GT : 150HP 180Nm… 0-100:8.7sn Sonhız:215km/s
306 GTi-6 : 167HP 193Nm… 0-100:8.8sn Sonhız:218km/s
Astra GSI : 150HP 196Nm… 0-1008.0sn Sonhız220km/s
Megane Coupe : 150HP 185Nm… 0-100:8.6sn Sonhız:215km/s
İbiza Cupra2 : 150HP 180Nm… 0-100:8.3sn Sonhız218km/s
[TABLE="align: center"]
[TR]
[TD]Standart Donanım Listesi
[/TD]
[TD]
- ABS
- Hava yastıkları, sürücü ve yolcu yan
- Alram – Merkezi kilit
- Elektrikli ön camlar
- Elektrikli ayarlanabilir ve ısıtmalı yan aynalar
- Yüksekliği ayarlanabilir direksiyon
- Uzaktan kumandalı merkezi kilit
- Sis farları
- Yarı deri koltuk “GTi 16v Spor Koltuklar” Cupra logolu
- Klima
- Tavan spoyleri
- Yan marşpiyerler
- Hidrolik direksiyon
- Spor süspansiyon ve helezonlar (10mm daha alçak)
- Elektronik çekiş kontrol (EDL)
- Göstergeler (yağ basıncı ve voltmetre)
- Ronal 16″ 12 kollu beyaz jantlar
- Grundig Radyo-Kaset çalar
- Michelin Pilot SX GT /” 195/45 R16 (Fabrika lastikleri)
[/TR]
[/TABLE]
