Serkan sana deneyimin dibini şu an aktarıyorum. Tabi bu fikrime katılan olur, olmaz o ayrı mesele fakat ben detaycı bir insan olarak kesinlikle artık hiçbir yerde boya korumaya, cilaya bilmemneye yüzlerce lira para vermiyorum.
Sonax ve Ziebart piyasanın en iyileridir doğru. Yalnız piyasanın en iyileri diyorum, harikalar demiyorum.
1) Bu 2 markanın bile birçok elemanı oldukça dikkatsiz ve belki de bilmeden arabayı çiziyorlar.
2) Diyelim ki elemanlar işlerini harika yaptılar. Araca harcadıkları malzemenin ederi 30 lira, harcadıkları zaman 3 saat. Aldıkları para 300 lira ile 800 lira arasında değişiyor. Ne yapıyorsunuz arkadaş siz bu paraya? Yeni kaporta mı?
3) Diyelim ki elemanlar harika, fiyatı da 150 liraya çektiler (hani abartıyorum), aracınıza isterlerse dünyanın en kral malzemesini kullansınlar hele ki İstanbul şartlarında boyanın üzerindeki solusyonun etki süresi 20 gün bilemedin 40 gün. O kadar. Hele ki aracı sık yıkatıyorsanız daha da kısa. Dolayısıyla ayda bir bu işlemi yaptıracak kadar zengin olmak lazım.
E o zaman ne yapacağız arkadaş mı diyorsun. Arabanı seven, becerikli bir kişi olmak koşuluyla, dikkat burası önemli. Çoğu kişi bu işlemi kendi yapmaya üşenir veya beceremez (çok basit olmasına rağmen).
Gidiyorsun Turtle Wax'ın konsantre cilalı 60 yıkama yapabilen şampuanını alıyorsun (20 TL). Yine Sonax'ın veya Meguiars'ın güzel bir spray cilasını alıyorsun (10 cila çıkartır, ortalama 30-50 TL). 2 adet mikrofiber bez alıyorsun (30 TL). 1 yıkama süngeri alıyorsun (5TL). Toplam harcama 100 lira civarında iken onlarca kez aracı muhteşem hale getirecek malzeme almış oluyorsun.
İşlem:
Aklına estiği zaman iniyorsun aracın yanına bir kova su ile aracın kaba pisliğini bi bezle alıyorsun. Sonra yeni temiz su doldurduğun kovanın içine Turtle Wax'ın şampuanından yarım kapak (dikkat çok az, konsantre üründür) atıyorsun ve karıştırıyorsun. Aldığın sünger ile aracı bir güzel heryerini oval hareketlerle siliyorsun (düz hareketler yapma, aşırı bastırma). Bu şampuan cilalı dolayısıyla aracı zaten parlatıyor. Ekstra cila atmayacağın yıkamalarda işlemi arabayı mikrofiber bezle güzelce silerek bitiriyorsun.
Eğer cila uygulayacaksan ki bu uygulama zaten parlayan aracı Sonax'ın Ziebart'ın yaptığı gibi pasparlak hale getirir... Alıyorsun eline püskürtmeli sprayini ve birbirini takip eden yüzeylere uygulayarak gidiyorsun. Yani örneğin kaput, sonra çamurluklar sonra kapı veya tavan gibi. Dikkat cilalama işlemini mikrofiber bezlerden biri ile yapıyorsun. Cilalama işlemini yapmadan önce aracı iyice temizlemiş olduğuna emin ol. Tüm arabaya cilayı sürünce araç sanki üzerinde krem varmış veya biri hohlamış gibi buğulu olacak, meraklanma, buğuyu gidermek için aynı bezle bastırarak silmeye çalışma, hiç güce gerek yok. Tüm cila bitince diğer mikrofiber bezinle, yani temiz olanla bir güzel yine birbirini takip eden yüzeyleri oval hareketlerle siliyorsun (tüm işlemler oval hareketlerle). İşte bu silişinde araç pasparlak hale geliyor ve işlem bitiyor. Tüm bezlerini ve süngerlerini kurumalarına izin vermeden hemen yıkıyorsun ve kurumaya bırakıyorsun.
Sonuç? Yaklaşık 2 saatte 1 yıkama+cilalamayı 2 ya da 3 TL'ye mal ederek aracını insanların dönüp, bakacağı kadar dikkat çekici hale getirdin. Üstelik bunu için yanarak yapmadın, istediğin zaman yaptın. Aslında 20 gün yararlandığın bir temizleme işlemine gidip 6 ayda bir yüzlerce lira vermedin. Seçim senin. Adamlar güzel pazarlama yapıyorlar yok boyanızı koruyoruz bilmem ne. Yalan dolan kaptırmayın paranızı, öyle bir dünya yok 6 ay arabayı zırh gibi koruyacak malzeme.